Herşeyin bir bir sonu var derlerdi de inanmazdım. Meğerse gerçekten öyleymiş. Elbette böyle. Hatta her güzel şeyin bir sonu vardır. Sonu belki güzel, belkide istemediğin gibi biter ya? İşte bu öyle. Acı bir tat var orda. Tam orada, kalbimde..
Elveda demenle yıkıldım o an,
Hayal mi gerçek mi anlayamadım...
Gözümün önündeydi o yüzün bir an
Ağlamak istedim de ağlayamadım...
Şimdi beni istiyorsan neden geleyim?
Kalbimi kırmana bir daha nasıl izin vereyim ?
Bakma öyle gözlerime sen beni kaybettin...
Bir daha asla demeliyim...
Ama ben, sen gibi Diyemeyeceğim....
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Kendine iyi bak... Bu bir veda değil, elveda cümlesidir. Çoğu zaman.. O üç kelimeden çok daha fazlasını gizler içine.
Kendine iyi bak... Bakmalısın. Çünki bundan sonra ben evet.. ben yanında olmayacağım. Olamayacağım. İstesemde istemesemde...
Kendine iyi bak... Sevdim bir zamanlar seni. Bakma böyle dediğime, hala seviyorum ve bundan sonra da mutlu olmanı istiyorum. Olurda bir gün dönersem görürsem seni... iyi bulmak istiyorum.
Kendine iyi bak... Çünki bundan sonra kendinden başkası olmayacak yanında sana bakacak. Seni düşünecek ve sevecek. Kendine iyi bak ve beni düşünme. Çünki bende buna çabalıyacağım. Arama sakın beni... Çünki Ben de aramayacağım..
Kendine iyi bak... Yaşadıklarımıza rağmen benden sonra iyi olduğunu bilmeyi ben tercih ederim. Aslında bilmem çokta önemli değil bu saatten sonra. Nasılsa iyi olduğunu varsayacağım ben. Seni bir daha asla sevmeyeceğim belki. Gidiyorum ben. Kalıyorsun işte, kendinle başbaşa...
Kendine iyi bak... derler ve giderler, birbirini tutku ile sevenler. Bazen birden fazla kez söylerler bunu. Çünki onları ayırmak, eti tırnaktan ayırmak gibidir. Kolay kolay kopamazlar. Her defasında umutla geri dönerler.. Ta ki umut da sevgide tükeninceye kadar. Ta ki son elveda mezar sessizliğe bürününceye kadar.
Kendine iyi bak... Bir noktadır çoğu zaman. Bunu deme bana. Çünki kötülükler noktalansın isterim ben. Oysa ki sen iyisin... Sen gözümdeki ışık, dudağımdaki tebessümsün.. Sen içimdeki sevinçsin. Sen... hayatıma renk katan , sen yüreğimdeki çarpıntı, sen hayatımdaki neşesin. .
Keşke böyle yaşanmasaydı bazı şeyler, keşke affedebilsen beni, keşke ben de affedebilsek birbirimizi..
Keşke döndürebilsek zamanı geriye. Keşke bugünkü aklımızla yaşasak herşeyi baştan. Nafile... Ama yine de, gitmesen olmaz mı? Bitmesek olmaz mı? Sen eksikken, ben nasıl tam olurum? Senden kalan boşluğu kimlerle doldururum? Hani büyük aşklar her türlü engeli aşardı, hani gerçek dostluklar her sınavı geçerdi, hani sevgi eninde sonunda kazanırdı? Hani hayatta hiç kirlenmeyecek değerler vardı? Hani en büyük zaferler, en kanlı savaşların ardından kazanılırdı? Bunların hepsi yalan mı? Sahiden...,
Pekala o zaman. Senin istediğin, dilediğin gibi olsun. Öyleyse.... "Sen de Kendine İyi Bak!"
Bu arada... Ben Son diyemiyorum. Kalbime koyamadığım noktayı bu yazımın sonunada koymuyorum!
şahanee